giyinmek
1. nesnesiz Giymek, kuşanmak:
"Herkes siyahlar giyinmiş." - Ahmet Ümit
2. -de Giysiyi belli bir yerden almak veya belli bir yerde diktirmek:
"Hepsi terzi Mir'de giyinirlerdi." - Ömer Seyfettin
3. -e, mecaz Ağır bir söze veya davranışa, sesini çıkarmadan içerlemek.
1. nesnesiz Giymek, kuşanmak:
"Herkes siyahlar giyinmiş." - Ahmet Ümit
2. -de Giysiyi belli bir yerden almak veya belli bir yerde diktirmek:
"Hepsi terzi Mir'de giyinirlerdi." - Ömer Seyfettin
3. -e, mecaz Ağır bir söze veya davranışa, sesini çıkarmadan içerlemek.