Ben felsefi biraz da tasavvufi Tanrı'ya inanan biriyim. Allah'a dua eder, arada bir camiye gider ve ramazanda oruç tutarım. Bu yönümle müslüman sayılırım. Muhammed'in bahsedildiği anlamda bir peygamber olduğuna ve Kuran'ın (bahsedildiği anlamda) Allah sözü olduğuna inanmıyorum. Allah'a, ruha, ahirete ve kadere inanıyorum. Fakat kitaplara ve peygamberlere şimdilik inanmıyorum. Çünkü Allah'ın, ruhun ve kaderin olduğuna dair kişisel tecrübeler yaşadım; bunları inkâr edemem. Ama şu kutsal kitaplar, Allah sözünden çok insan sözünü andırıyor. Üstelik bilimsel gerçeklerle çelişen ayetler içeriyor. Bu yüzden hiç birine inancım kalmadı. Bana göre Musa, İsa ve Muhammed gibi insanlar benim gibi kişisel tecrübelerine dayanarak bu kutsal kitapları yazdılar. Onlar bu kişisel tecrübelerine vahiy dediler ama sonra gelenler bunu Allah kelamı olarak nitelediler. Musa, İsa ve Muhammed peygamberler dünyevileşmeye karşı savaş açtılar. Ancak bu onların her sözünü doğru ve haklı yapmaz. Zaten bazı konularda yanıldıklarını görüyoruz. Teist fikirlere yakın bir deist olduğum için kendimi teistik deist olarak görüyorum.