Arama sonuçlarınız

  1. SeyyaH

    Siz Ankara'dan Giderseniz, Ben Elmadağı'na Çıkarım

    23 Nisan 1920. Ankara'da Büyük Millet Meclisi açılmıştır. Memleketin her tarafından birçok milletvekili gelmişti. Bu yeni meclise gelenlerin bir kısmı Ankara'da hiçbir şeyin olmadığını görünce ümitsizliğe düşmüşlerdi. Bahsedilen ne Yeşilordu, ne hazine, ne yatacak otel, hiçbir şey yoktu. Sadece...
  2. SeyyaH

    ıtriyat

    ıtriyat isim, eskimiş, çokluk, (ıtriya:tı), Arapça ?i?riyy?t Sürünülecek güzel kokular.
  3. SeyyaH

    ıtriyatçı

    ıtriyatçı isim Güzel kokular, makyaj malzemesi satan kimse veya yer.
  4. SeyyaH

    ıttıla

    ıttıla isim, eskimiş, (ıttıla:), Arapça i??il?? Bilgi edinme.
  5. SeyyaH

    ıttırat

    ıttırat, -dı isim, eskimiş, (ıttıra:dı), Arapça i??ir?d Birbirini izleme, birbiri arkasından gelme, düzenli sıralanma.
  6. SeyyaH

    ıydiye

    ıydiye Arapça ?iydiyye 1. isim, eskimiş Bayram kutlaması. 2. isim, eskimiş, edebiyat Bayramlarda din ve devlet büyüklerine sunulan kaside.
  7. SeyyaH

    ızgara

    ızgara (ızga'ra), Rumca 1. isim Metal çubukların, ağaç dallarının aralıklı sıralanmasıyla yapılan parmaklık veya kafes biçiminde araç. 2. isim Pisliklerin su yollarını tıkamasını önlemek veya havalandırmak amacıyla su yollarının havalandırma çıkışları üzerine konulan kafesli veya parmaklıklı...
  8. SeyyaH

    ızgaralık

    ızgaralık sıfat Izgara yapmaya elverişli (et).
  9. SeyyaH

    ızgın

    ızgın isim, bitki bilimi Tohumlarından yağ çıkarılan bir bitki (Eruca cappadocica).
  10. SeyyaH

    ızrar

    ızrar isim, eskimiş, (ızra:r), Arapça i?r?r Zarar verme, zarara sokma.
  11. SeyyaH

    iade

    iade (ia:de), Arapça i??de 1. isim Alınmış bir şeyi geri verme: "Sekiz buçuk altını iade için eline mühim bir para geçmesi lazımdı." - Refik Halit Karay 2. isim Verilen bir şeyi almayarak geri çevirme, reddetme. 3. isim Karşılıklı olarak yapma, mukabele etme. 4. isim, edebiyat İadeli.
  12. SeyyaH

    iadeiitibar

    iadeiitibar isim, eskimiş, (ia:de'ii:tiba:rı), Arapça i??de + i?tib?r Yitirilen saygınlığı yeniden elde etme.
  13. SeyyaH

    iadeiziyaret

    iadeiziyaret isim, eskimiş, (ia:de'iziya:ret), Arapça i??de + ziy?ret Daha önce yapılan ziyarete ziyaretle karşılık verme.
  14. SeyyaH

    iane

    iane isim, eskimiş, (ia:ne), Arapça i??ne Yardım: "Sen birkaç kuruş iane verirsen belki bir şey olur." - Memduh şevket Esendal
  15. SeyyaH

    iare

    iare (ia:re), Arapça i??re 1. isim, eskimiş Eğreti, ödünç: "Bu iare tuvaletiyle kendi güzelliğinin gururunu da feda ederek bahçeye çıktı." - Peyami Safa 2. isim, eskimiş Eğreti verme, ödünç verme.
  16. SeyyaH

    iaşe

    iaşe isim, eskimiş, (ia:şe), Arapça i??şe Yedirip içirme, besleme, bakma: "İaşe son derece fena idi, açıkçası kıtlık vardı." - Refik Halit Karay
  17. SeyyaH

    içirik

    içirik, -ği isim, halk ağzında Yatak doldurmaya yarayan yün, pamuk, kıtık vb. şeyler.
  18. SeyyaH

    içirilmek

    içirilmek nesnesiz İçmesi sağlanmak.
  19. SeyyaH

    içirmek

    içirmek -i İçmesine yol açmak, içmesini sağlamak: "Ben sana kahve değil ama güzel bir çay içiririm." - Burhan Felek
  20. SeyyaH

    içirtmek

    içirtmek -e, -i İçmesine sebep olmak.
metal işleme
Üst